17 Ağustos depreminin 21’inci yıldönümünde depremin meydana geldiği saat 03.02’de Gölcük Kavaklı Sahili´nde bulunan deprem anıtında anma töreni düzenlendi. Törende, hayatını kaybedenler için dua okunduktan sonra anıta çelenk bırakıldı.
“ARABALARIN FARLARININ IŞIKLARINDA CENAZELERİMİZİ DEFNETTİK”
Anma töreninde konuşan Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “21 yıl önce asrın felaketini yaşadık. Çok sayıda hemşerilerimizi, yakınlarımızı kaybettik. Bu akşam yapmış olduğumuz anma merasiminde detaylı, teferruatlı olarak anlatmadık ama gerçekten büyük acılar yaşadık. Gecenin yarılarında, arabaların farlarının ışıklarında cenazelerimizi defnettik. Uzun zaman içerisinde tozla, çamurla, yağmurla mücadele ederek bugün yeniden mahmur ve geleceğe umutla bakan bir Gölcük inşa ettik” dedi.
“DEPREME, GEÇMİŞ YILLARA GÖRE ÇOK DAHA FAZLA HAZIRLIKLIYIZ”
Geçmiş yıllara göre depreme daha hazırlıklı olunduğunu belirten Gölcük Kaymakamı Cengiz Karabulut ise “Yüzyılın facialarından birini ilçemizde, ilimizde, ülkemizde yaşadık. Resmi kayıtlara göre 17 binin üzerinde vatandaşımız bu depremde hayatını kaybetti. Bunun yaklaşık 5 bin 500 civarındaki sayısı da bizim ilçemize, Gölcük´ümüze aitti. Ben deprem şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. 1999’dan itibaren 21 yıl geçti. Bu süreçte depremle ilgili çok ciddi deneyim kazandık. Bu deneyimleri sahaya yansıttık. Şu anda birçok alanda depreme, geçmiş yıllara göre çok daha fazla hazırlıklıyız” diye konuştu.
Kavaklı Mahallesi sahilinde düzenlenen etkinlikte konuşan Vali Seddar Yavuz, depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diledi.
1999 Marmara depreminin, depremin ne olduğunu ve stratejik değişiklik yapılması gerektiğini öğrettiğini ifade eden Yavuz, “Biz daha önce krizi yönetiyorduk. Yani deprem meydana geldiğinde, biz nasıl enkaz kaldırırız, nasıl yaralıları tedavi ederiz. Biz 1999 depreminden sonra farklı bir alana eğildik ve risk yönetimini öğrendik. Depreme hazırlanmayı öğrendik. Biz artık 7 ve üzeri depremlere dayanıklı nasıl binalar yaparız, nasıl kontrol ederiz gibi bir çok alana girdik ve bu alanda yasal düzenlemeler getirdik. Türkiye’deki teşkilatlanma biçimini değiştirdik ve AFAD diye yeni bir teşkilat kurduk. AFAD hem Türkiye’de hem de uluslararası alanda ciddi bir tecrübeye elde etti.” şeklinde konuştu.
Yavuz, Marmara depreminde birçok yere malzemenin ulaştırılamadığını, çünkü bu organizasyonu yapabilecek bir hazırlığın olmadığını dile getirdi.
Kocaeli’nin, Türkiye’nin dünya ile yarışan, çağdaş ve modern yüzü olduğunu vurgulayan Yavuz, “Kocaeli, bilim ve teknoloji üssü bir şehirdir. Dolayısıyla buna bağlı olarak meydana gelebilecek bir depremin, Türkiye’nin rekabet gücünü, sanayisini ve teknolojisini olumsuz etkileyebileceğini hatırdan çıkarmamamız gerekir. Dolayısıyla tüm hazırlıklarımızı buna göre yapmalıyız.” ifadesini kullandı.
“BU ŞEHİRDE RİSKLİ HİÇBİR YAPIYI BIRAKMAYACAĞIZ”
Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere, birçok kurum ve kuruluşun çok sayıda güzel hizmeti ve çalışmayı yaptığını memnuniyetle gördüklerini kaydeden Vali Yavuz, şöyle konuştu:
“Kocaeli’de, bazı binalarla ilgili sıkıntılar var. Bunlardan bazıları güçlendirilmiş ama güçlendirdiğine dair bir mühendislik belgesi ibraz edemiyor. Büyükşehir Belediye Başkanımızla inşallah bu konunun hazırlıklarımızı yapıyoruz. Bu şehirde riskli hiçbir yapıyı inşallah bırakmayacağız. Bu konuda kararlıyız, çünkü hiçbir vatandaşımızı ölüme terk edemeyiz.”
“DEPREMİ YIL DÖNÜMÜNDE DEĞİL HER GÜN ANMALIYIZ”
17 Ağustos 1999 Marmara depreminde evlerinin yıkılması sonucu iki kızını kaybeden, eşiyle enkaz altından yaralı olarak çıkarılan AK Parti Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker de depremleri ve bu felaketleri sadece yıl dönümlerinde değil her gün anmak gerektiğini belirtti.
Ülke olarak deprem bölgesinde yaşadığımızı anlatan Şeker, “Neredeyse topraklarımızın yüzde 40 civarı birinci derecede deprem, yaklaşık yüzde 70 civarında deprem bölgesi. Kuzey Anadolu Fay Hattı olduğu gibi yerleşim alanları. Kocaeli de bu fay hattı üzerinde. Sanayi ve nüfus yoğunluğunun ağırlıklı olduğu bu bölgede deprem olma ihtimali de çok yüksek. Davetsiz misafir gibi ne zaman geleceği belli değil ama mutlaka gelecek. Onun için sürekli tedbir almamız lazım.” diye konuştu.
TBMM Başkan Vekili ve CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar ise depremin nasıl kurtarmamız ve nasıl yardım yapmamız gerektiğini öğrettiğini söyledi.
Türkiye olarak artık depremlere hızlı müdahale edebildiklerini belirten Akar, şöyle konuştu:
“Depremin insan öldürmediğini ve ülkemizin bir deprem ülkesi olduğunu biliyoruz. 81 kentimizin 55’i deprem kuşağında. Yani, Türkiye’nin yüz ölçümünün üçte ikisi deprem kuşağında. Asıl soru, depremden sonra ne yapacağımız, nasıl kurtaracağımız değil, depremden önce ne yapmalıyız? Bu sorunun cevabını bilirsek, yapılması gerekenleri yaparsak, yıkılan binalardan canlarımızı nasıl kurtaracağız diye dert etmeyiz. Çünkü Japonya örneği var karşımızda.”
“41 SİSMİK İSTASYON KURDUK”
Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, 21 yıl önce asrın felaketi diye adlandırılan bir felaketi anmak ama daha çok hatırlamak, gelecek nesillere anlatmak ve o günleri bir daha düşünerek, gelecekte tekrar başımıza gelmesin diye düşünmek için bir araya geldiklerini söyledi.
Marmara depreminde 17 binin üzerinde can kaybı olduğunu, 24 bin kişinin de yaralandığını anımsatan Büyükakın, Kocaeli’de yaklaşık 300 bin binanın olduğunu ve depremde 37 bin binanın yıkıldığını belirterek, “Her gün bu sayılara bakacağız, bilimsel olarak gerekli çalışmalarımızı yapacağız. Büyükşehir Belediyesi olarak bugüne kadar sismik hareketleri inceleyen 41 istasyon kurduk. TÜBİTAK ile birlikte gerekli deprem etüt çalışmaları yapıldı. Bu doğrultuda yapılan çalışmaların üzerine, kentsel dönüşüm master planı hazırlandı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ ile yapılan görüşmeler doğrultusunda da kentsel dönüşüm, kentsel gelişim ya da kentsel yenilenme gerektiren 3 farklı alanda projelendirme çalışmalarımız var.” ifadesini kullandı.
Programda Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer de depreme ilişkin konuşma yaptı. Kocaeli İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürü Salim Tekoğul, yapılan çalışmalarla ilgili sunum gerçekleştirdi.
Konuşmaların ardından kursu başarıyla tamamlayan Gölcük Arama Kurtarma Derneği (GESOTİM) kursiyerleri yemin ederken, misafir ülke temsilcilerine plaket verildi.
Daha sonra Marmara depreminde hayatını kaybedenler için Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi.
Programın sonunda protokol üyeleri, aralarında Anadolu Ajansı (AA) foto muhabirlerinin çektiği depreme ait görsellerin yer aldığı fotoğraf sergisini gezildi.
SAKARYA’DAKİ ANMALAR
Sakarya’da, 17 Ağustos 1999’daki Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenler için anma etkinliği düzenlendi.
Sakarya Büyükşehir Belediyesince Demokrasi Meydanı’nda gerçekleştirilen programda, Kur’an-ı Kerim okundu. Din görevlileri tarafından sela, Yasin-i Şerif ve hatim dualarının okunduğu programda, vatandaşlar zaman zaman duygu dolu anlar yaşadı.
Depremi yaşayan vatandaşların röportajının yer aldığı film gösteriminin ardından katılımcılara deprem zamanı çekilen fotoğraf kareleri gösterildi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, “asrın felaketi” olarak tarihe geçen depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diledi.
Acılarının dün gibi taze olduğunu dile getiren Yüce, “O gün gerçekten dünya bölgemize aktı. Her türlü katkı ve desteği sağlayan bütün hayırsever kuruluşlarımıza şükranlarımızı arz ediyorum. Türkiye ayağa kalkmıştı, yaralarımızı sarmak için bizlerle beraberdi. O günleri 21 değil, 21 bin yıl geçse unutamayız çünkü canlarımızı toprağa koyduk. Bunun için her türlü tedbiri almamız gerekir.” şeklinde konuştu.
Aynı acıları yaşamamak için birçok tedbir alındığını, kentte ağırlıklı olarak 3 kat üzerine yatay mimari yapılanmasının tercih edildiğini ifade eden Yüce, orta hasarlı yapılarda kat alımı, güçlendirme ve zemin iyileştirilmesi gibi uygulamalara gidildiğini, ağır hasarlı binaların yıkıldığını, binalara verilen ruhsatlarda ise zemin etütleri ve raporlamaların şart koşulduğunu anlattı.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM İŞLEMLERİ BAKANLIK ONAYIYLA BAŞLAYACAK”
Sakarya’nın kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu, göreve gelir gelmez kentsel dönüşüm çalışmalarına acilen başladıklarını vurgulayan Yüce, şu bilgileri verdi:
“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğü ile görüşüp yol haritamızı çıkardık. Sakarya özelindeki kentsel dönüşümün ilkeleri ne olacak, onu belirledik. İlçe belediyelerimizden gelen yetkili arkadaşlarla geniş katılımlı toplantılar yaptık, onlara ilkelerimizi ve stratejilerimizi anlattık. Proje finansmanı için Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’na (MARKA) başvurumuzu yaptık. Tüm bunlar olurken ilçe belediyelerimizden riskli bölgelerle ilgili çalışmalarını yapmalarını ve bize acil iletmelerini söyledik. Neredeyse tüm ilçelerimiz bu belgeleri gönderdiler. Bir iki ilçemizin çalışmaları devam ediyor, bu bölgeler de gelirse proje tamamlanmış olacak ve bakanlığa sunulmuş olacak. Bakanlık onayıyla kentsel dönüşüm işlemleri inşallah başlayacak.”
Saatler 03.02’yi gösterdiğinde “deprem şehitleri” için dua edilmesiyle son bulan anma programına AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz, Vali Yardımcısı Erdoğan Ülker, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, ilçe belediye başkanları, kurum ve kuruluşların müdürleri, siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
YALOVA’DAKİ ANMALAR
Yalova’da, 17 Ağustos 1999’daki Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenler için anma programı düzenlendi.
15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan katılımcılar, sahildeki Deprem Anıtı’na kadar “sessiz yürüyüş” yaptı.
Depremde hayatını kaybedenlerin isimlerinin yazılı olduğu mermer blokların bulunduğu anıta gelen katılımcılar, burada deprem günü çekilen fotoğrafların bulunduğu salonları gezdi, o gün kaydedilen kurtarma görüntülerini izledi.
Kur’an-ı Kerim tilaveti ve okunan mevlidin ardından program, deprem saati olan 03.02’de duaların edilmesiyle son buldu.
Anma törenine, Vali Muammer Erol, AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş, AK Parti Yalova Milletvekili Meliha Akyol, Belediye Başkan Vekili Mustafa Tutuk, AK Parti İl Başkanı Muğlim Bağatar, MHP İl Başkanı Namık Öz, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı.
ARAMA KURTARMA EKİPLERİNDEN ANMA
Bursa’daki arama kurtarma ekipleri, Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenleri andı.
Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) koordinesinde AFAD’ın tatbikat alanında bir araya gelen yaklaşık 500 kişilik arama kurtarma ekibi, 17 Ağustos depreminde hayatını kaybedenler için dua etti.
Deprem saati olan 03.02’de 1 dakikalık saygı duruşunda bulunan ekipler, daha sonra anma programı çerçevesinde kent içinde araç konvoyu oluşturdu.
AFAD İl Müdürü Yalçın Mumcu, gazetecilere yaptığı açıklamada, Marmara Depremi’nin 21. yıl dönümü nedeniyle Bursa’daki tüm arama kurtarma ekiplerinin bir araya geldiğini söyledi.
Mumcu, etkinliğin AFAD ve Bursa Valiliği işbirliğinde düzenlendiğini belirterek, “Depremde vefat edenleri anıyoruz. Depremi hatırlatmak amacıyla bu programı düzenliyoruz. Faaliyetlerimiz sabaha kadar sürecek. Amacımız deprem farkındalığı oluşturmak.” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL’DAKİ ANMALAR
İstanbul Avcılar’da, 17 Ağustos 1999’daki Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenler için anma etkinliği düzenlendi. Hayatını kaybedenler için Deprem Anıtına karanfiller bırakıldı.
İstanbul Avcılar’da, ‘asrın felaketi’ olarak nitelendirilen ve binlerce vatandaşın hayatını kaybettiği 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi için bir etkinlik düzenlendi. Avcılar Belediyesi tarafından Marmara Caddesi’ndeki Deprem Anıtı önünde düzenlenen etkinliğe Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, siyasi parti temsilcileri ve hayatını kaybeden vatandaşların yakınları katıldı.
Etkinlik depremde hayatını kaybedenlere saygı duruşuyla başladı. Daha sonra depremde ablasını kaybeden Şehnaz Çelik isimli vatandaş bir konuşma yaptı. Duygulu anlar yaşayan Çelik, “Ablamı depremde kaybettim. Askerden geliyordu oğlu, gece uyanıktı ablam. Engelliydi, kolonun altında kaldı, öldü. Depremde ölenlere Allah rahmet eylesin” diye konuştu.
Daha sonra bir konuşma yapan Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, “21’nci yılında buradayız. Ülkemizde çok acı yaşanıyor, birçok acıyı anıyoruz. Hemen arkamızda bir anıt var. Bu acıyı unutmamak ne demek, unutmamak anlamı ne olmalı diye düşündüğümde? Depremi ve depremin vereceği zararı önleme görevi olduğunu düşünüyorum. Unutmamak demek, bir daha deprem olduğunda bir daha deprem olduğunda can kaybı olmaması için ne yapmak gerekiyorsa onu yapmak. Olağanüstü bir gün ya da bir anmış gibi düşünüyoruz burada. Acil, hemen yapmamız gereken geçmişte yapılan hataları telafi etmemiz lazım” ifadelerini kullandı.
Etkinlik katılımcıların anıta ölenlerin anısına karanfil bırakılmasıyla sona erdi.
